9
Bugün sizlere 6 Şubat depreminde yakınlarını kaybeden bir Psikolog olarak yazmak istedim. İstedim çünkü bu hepimizin ortak üzüntüsü. Kelebek etkisi gibi düşünebiliriz bir yerde bir kelebek kanat çırpsa dünyanın öteki tarafında yankısı olur, direk bu durumları yaşamayan kişiler bile olsak dünya bir bütün ve hepimiz bu enerjilerle yaşam sürdürüyoruz. Ki biz bunu en yakınımızda suyunu, havasını, yiyeceğini, tüm duygularını ortak paylaştığımız bu güzel, kendi topraklarımız içinde yaşadık. Bana dokunmayan bin yıl yaşasın diye bir adaleti yok evrenin. Her durum her duygu her travma hepimize dair. Hepimiz insanız ve hepimizin zor süreçleri olmakta. Biz ülkece çok büyük bir travmadan geçtik ve hala bunun gerçekliğini göz ardı ettiğimiz anlar oluyor. Travma psikolojisi nedir biliyor musunuz, biraz da bu konuda sohbet edelim istiyorum. Travma; kişiyi aşırı korkutan, dehşet içinde bırakan, çaresizlik yaratan, çoğu kez olağandışı ve beklenmedik olayların yol açtığı etkilere denilmektedir. Ve travma sonrasında kişide bazen olayın ayrıntılarını unutma durumu görülebilir. Genellikle olayın en sıkıntı verici bölümleri unutulur veya çok güçlükle hatırlanır. Bu durum “olayı düşünmek istememek” ten farklıdır ve kişi hatırlamak istediği halde hatırlayamaz. Bilinç bunu bastırır ama o hala oradadır ve en ufak bir kıvılcımda daha yüksek ataklarıyla kendini belli edebilir. Travmanın insanda yarattığı stres kortizol denilen hormonun aşırı salgılanmasına yol açar. Kortizol salgısı zorlu durumlarla başa çıkmamızı kolaylaştıran doğal bir işlevdir. Ancak, sürekli ve yüksek düzeyde olursa beynin sağlıklı çalışması için gerekli olan beyin hücreleri (nöron) arasında çeşitli nörokimyasalların aracılık ettiği iletişim kısa devre yapar ya da bloke olur. Ve zaten biliyorsunuz ki bir çok fizyolojik hastalığın sonucu da işte bu hormonun yarattığı sonuçlardan oluşan "stres" olgusundan kaynaklıdır. Bu da ruh sağlığı açısından oldukça önemli bir kıstastır. Biz toplumca bunu bastırmış haldeyiz ve en ufak kavgalarımızda bile bastırdığımız her travma bugün şiddette, korkularda, kaygılarda, streslerde, kayıplarda bize yeniden kendini hatırlatıyor. Biz bunu sadece o anki olayların karşılığı sanıyoruz fakat birike birike travmalar sonrası stres bozukluğunu rutin halde yaşar bir toplum olduk maalesef ki.
Değinmek istediğim göz ardı etmememiz gereken konular aslında, ruh sağlıklı olmazsa sağlıkla gelişen bir toplum olamaz bir küçük çocuk, bir minik kelebek, bir minik ağaç bile bu ülkenin değeri, hazinesi. Bu yüzden bugün attığımız her güzel tohum güzellikle büyür ve gelişir yeter ki biz olumlu yönde Bir şeyler yapabilelim ama davranışlarla, somut ve icraatı belli olarak bunun bilincine varalım diliyorum. Evet travmalar etki olarak çoğu kişide, travmayı izleyen günlerde görülen ve genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden düzelen belirtileri kapsar, bazı kişilerde de aylarca hatta yıllarca sürebilir. Bazen kendi kendiliğinde yüzeysel de tedavi edilebilir ama değinmek istediğim hem bunun kalan tortuları açısından destekler almak, çözüm alanları açabilmek hem de yeni travmaları yaratmamak için neler yapabilirize dair icraatlar geliştirmek. Tüm kayıplarımıza rahmet diliyorum, umuyorum ki bu güzel coğrafya bir daha böyle durumlardan geçmesin ve tüm kayıpların sevdiklerinin kalbi biraz olsun feraha ersin..
GlobalKalem
-- Adversting 7 REKLAM ALANI --