9
Yanıltıcı Ocak güneşinin ışınları bedenimi okşuyor adeta…
Dostlarımla randevulaştığım bu küçük sokakta ruhum ve bedenim aynı görüşte.
Van ilin de dar bir sokak…
Sokağın kaldırımlarında boy, boy, yaşları dört ile yedi arasında değişen kirli ve tebessüm yüzlü çocuklar…
Anneleri ile birlikte, yerde beton üzerine koydukları karton parçasına oturmuş gelen geçenden, ‘’Allah rızası için sadaka’’ sözleri ile insanlığın yerlerde büklüm, büklüm serildiği yakarış,
Suriye’den, Kobanİ’ den, Irak’ tan Şengal’ den savaştan kaçmış, bir umut ile ülkemize sığınmış, gözlerinde korkunun izleri kadar açlık izleri olan anneler ve çocuklar…
Çocuklara yaklaşıyorum, biraz şakalaşıyorum hemen gevşiyorlar
Saçlarımı okşayıp ellerini cebime sokuyorlar içim ürperiyor.
Çoğunun ayağında ayakkabı yok. Benim ayağımda postallar, üzerimde bedenimi saran içi yünlü kalın mantom ve ben üşüyorum…
Bu çocukların yüzüne bakamıyorum, utanıyorum…
Dünyanın sömürge dalgalı anlamsız savaşlarını düşündükçe,
Bu, çocuklara acımaktan çok öfke hissediyorum, insana insaniyete…
Güzelliklerinden ve şirinliklerinden başka hiçbir şeyi olmayan, gözlerimin içine bakarak, beni bana sorgulatan o parıldayan gözler.
Bütün hayallerini, oyuncaklarına gömüp, ülkelerin de bırakarak, Van’ın dar sokaklarında yeni bir hayat arayan, gözlerinde korku ve açlık izleri saklı dünya tatlısı çocuklar…
Dünyada insanlığı yeniden hatırlamak ve insanım diyebilmemiz için;
Savaş uçaklarının yerine barış uçaklarıyla fikrinden, inancından, renginden, ırkından uyruğundan dolayı, yerinden yurdundan koparılmış malına mülküne el konulmuş, evi barkı yıkılmış, yaşamayı onurlu her insan gibi hak eden bu cıvıl, cıvıl çocuklara bir özür borcumuz yok mu?
Hoşgörüsüzlük ve aç gözlülüğün dalga, dalga, dalgalandığı bu kalabalık ve acımasız dünya da, sanırım artık kimse kimsenin dilinde ve halinde anlayacak durumda değil…
Göz bebeklerinde, dehşetin korkunun ve duydukları kaygının bıraktığı izlerle şaşkın şaşkın gözlerimin içine bakıp, insanlığı ve sus pus olan vicdanIarı adeta bana sorgulatan çocuklar,Sizin de fıtratınızdan mıdır? Bu acı tebessüm…
Yoksa; Fıtratı ve kimyası bozukların, bitmez tükenmez bilmeyen pazarlıklarından ve şizofreni zihniyetlerin yüzünde çıkan amansız savaşların size biçtiği kaftandan mıdır?
Elveda size bütün insanlığı çürüterek yeniden yeşertecek, kirli yüzlü al yanaklı çocuklar…
Sizden ayrılırken; umudun ve özgürlüğün, güzel bir yaşamın yaptığınız çetin yolculuk sonrası burada saklı olduğunu söylemek isterdim…
Özür dilerim çocuklar, Özür dilerim…
-- Adversting 7 REKLAM ALANI --